Merkezden kayıyor mu?

İyi Parti’nin ilk çıkış noktası MHP tabanına yönelikti.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde merkez sağa oynandı.

Genel Başkan Meral Akşener, bütün hesaplarını merkez sağa göre yaptı.

Daha kuruluş sürecini bile tamamlamadan seçime giren İyi Parti, Türkiye’nin birçok ilinden oy alırken, Antalya’da da oy patlaması yaşadı.

Özellikle Serik ve Alanya’dan çok güzel oy aldı.

Bu iki ilçenin geçmiş siyasi yapısına bakarsak, merkez sağın hâkim olduğunu görürüz.

Bir dönem Antalya için “Doğruyol’un kalesi” denirdi.

Sonra CHP’nin kalesi oldu.

Şimdilerde Ak Parti’nin kalesi durumunda.

Ne var ki Ak Parti’nin kalesidir ama CHP ve İyi Parti’ye de çok güzel oy çıkmıştır.

Bana göre İyi Parti’yi destekleyen MHP tabanından İyi Parti’ye kaymalar kadar merkez sağ da oldukça kuvvetliydi.

Ve İyi Parti merkez partisi olarak şekillenmeye başladı.

Kurultay günleri geldi çattı.

Meral Akşener önce aday olmayacağını söyledi, sonra parti tabanının baskısına dayanamadı ve Genel Başkan Adayı oldu. Firesiz de seçildi.

Buraya kadar her şey güzel.

Ancak yeni şekillenmeye bakıldığında sanki partinin yeni yönetimi MHP ağırlıklı gibi görünüyor.

Milliyetçi tabana kaydırılmış gibi yorumlar yapılıyor.

Genel İdare Kurulu’nun oluşumunda merkez sağdan daha çok milliyetçi sağdan isimlere yer verilmesi partinin taban değiştireceğinin işaretini veriyor.

İyi Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı’nı aradım.

GİK’e teklif aldınız mı diye sordum.

Kimsenin aranmadığını, Genel Merkez’in listeyi Divan üyelerinden oluşturduğunu anlattı.

Merkez Sağdan Milliyetçi Sağa mı kayılıyor diye sordum.

Öyle söylenemeyeceğini vurguladı.

Ancak anladığım o ki, milletvekillerinden hiç birine GİK’te görev verilmemiş.

Peki, siyaseti kim üretecek?

GİK’in görevi siyaset üretmek, siyasi çözüm noktaları bulmak, ülkenin içinde bulunduğu duruma ilişkin fikirler üretmek ve partinin yönünü belirlemektir.

Geçmişteki siyasi yapılar böyleydi.

Ve milletvekillerine yer verilirdi.

İyi Parti’nin kurultayında GİK üyeliklerine vekiller getirilmemiş.

Onlar vekillik yapsın denilmiş.

Yorumlar böyle ama listeler incelendiğinde merkez sağdan çok milliyetçi sağa doğru bir eğilim yaratacak üyelerin GİK’e alındığı görülüyor.

Hasan Subaşı gibi yıllarını siyasete vermiş, Mehmet Ağar döneminde DYP Genel Başkan Yardımcılığı görevini üstlenmiş bir ismin merkez sağın temsilcisi olarak Genel İdare Kurulu’na alınmaması merkez sağdan milliyetçi sağa kayma düşüncemi daha da kuvvetlendiriyor.

Eğer durum böyle ise İyi Parti küçülecek demektir. Merkez Sağ terk edilirse de gelecekte şansı oldukça azalacaktır.

İyi Parti’de bir dalgalanma olacağı muhakkak ama ne yana kayacağını bekleyip göreceğiz…